Gazze’de hâlâ binlerce kişinin yaşamı pamuk ipliğine bağlı. Nasser Hastanesi’nde biri İsrail ateşiyle vurulup felç kalan, diğeri beyin tümörüyle mücadele eden iki 10 yaşındaki çocuk, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) acil tahliye edilmesi gereken yaklaşık 15 bin hastası arasında bulunuyor.
Ola Ebu Said, felçli oğlu Amar’ın başında nöbet tutuyor. Ailesine göre Amar, Gazze’nin güneyinde kurulan bir çadırda otururken bir insansız hava aracından açılan ateşle vuruldu. Kurşun iki omurunun arasına saplanarak kalıcı felce neden oldu. Anne Ola, ameliyatın ölüm riski taşıdığını ama donanımlı bir hastanede yapılması gerektiğini söylüyor. Ancak savaşın ağır etkileriyle harap olmuş Gazze’de bu imkan artık yok.
BBC Türkçe’de yer alan habere göre, bir başka 10 yaşındaki çocuk, Ahmed el-Cadd ise beynindeki tümörle mücadele ediyor. Kız kardeşi Şahd, savaş ve yerinden edilme sürecinde Ahmed’in ailesine moral vermek için sokakta su sattığını söylüyor. Ancak birkaç ay önce konuşma ve hareket kabiliyetini kaybetmeye başladı. Şahd şimdi kardeşinin tedavi edilebilmesi için yurt dışına gönderilmesi adına çabalıyor:
“Onu kaybedemeyiz. Zaten babamızı, evimizi ve hayallerimizi kaybettik.”
DSÖ, ateşkesin ardından ilk tıbbi tahliye konvoyunu bu hafta koordine etti. 41 hasta ve 145 refakatçi, İsrail’in Kerem Şalom geçişinden Ürdün’e taşındı. Ancak binlerce hasta hâlâ tedavi bekliyor. DSÖ, tahliyelerin hızla artırılması çağrısında bulunurken, geçişlerin yeniden Refah Kapısı üzerinden yapılabilmesi gerektiğini vurguluyor.
İsrail ise Hamas’ın ateşkes kapsamındaki taahhütlerini yerine getirmediği gerekçesiyle Refah geçidini kapalı tutuyor. Mayıs 2024’ten bu yana Mısır sınırının Gazze tarafı İsrail kontrolünde.
DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, “En etkili çözüm, Gazzeli hastaların savaş öncesinde olduğu gibi Doğu Kudüs ve Batı Şeria’daki hastanelerde tedavi görebilmesine izin verilmesi olacaktır” dedi.
Doğu Kudüs’teki Augusta Victoria Hastanesi Başhekimi Dr. Fadi Atrash da bu hattın yeniden açılmasının yüzlerce hastanın hızla tedavi edilmesini sağlayacağını belirtti:
“Aynı dili konuşuyoruz, aynı kültürü paylaşıyoruz ve çoğu hastanın tıbbi dosyası bizde. Bu hastalar yıllardır burada tedavi oluyordu.”
İsrail Savunma Kurumu Cogat, tıbbi geçişlere izin verilmemesinin “siyasi düzeyde alınan bir karar” olduğunu açıkladı.
Gazze Sağlık Bakanlığı verilerine göre, yalnızca geçtiğimiz yıl boyunca tedavi beklerken yaşamını yitirenlerin sayısı 740’ı buldu; bunlar arasında 140 çocuk da vardı.
Nasser Hastanesi Kadın ve Çocuk Servisleri Direktörü Dr. Ahmed el-Ferra, yaşadıkları çaresizliği şöyle anlatıyor:,
“Bir hastalığı teşhis edebildiğiniz ama gerekli testleri ve tedaviyi uygulayamadığınız bir durumda olmak bir doktor için en ağır duygudur.”
Ateşkesin ardından umutlar yeşermişti; ancak son haftalarda, kanser ve hepatit nedeniyle art arda çocuk ölümleri yaşandı. Sekiz yaşındaki Saadi Ebu Taha’nın ardından, üç yaşındaki Zain Tafesh ve sekiz yaşındaki Luay Dweik de yaşamını yitirdi.
Gazze’de sağlık sistemi tükenirken, binlerce hasta hâlâ bir tahliye konvoyu umuduna tutunuyor.