Mehmet Uçum, İmralı süreciyle ilgili 1928’i işaret etti!

Yayınlama: 16.11.2025
A+
A-

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum’un kaleme aldığı yazı dikkat çekti. Uçum, İmralı süreciyle ilgili 1928’i işaret etti. Gazeteci Mehmet Çek 1928 yılında Resmi Gazete’de yayınlanan konuyla ilgili belgeyi paylaştı.

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sürecin esasa münhasır bir sapma olmadan ilerlediğini ve artık yeni adımların atılmasının beklendiği bir aşamaya geçildiğini belirtti. Uçum, AA Analiz için kaleme aldığı yazısında, sürecin hukuki çerçevesiyle ilgili 1928 tarihli özel bir kanunu emsal gösterdi.

Uçum’a göre, geçiş sürecinin tamamlanmasına yönelik atılacak adımlar arasında öne çıkan başlıklar şöyle

İmralı Ziyareti: TBMM Komisyonu’nun dinleme faaliyetini tamamlamadan önce İmralı’da Abdullah Öcalan’ı dinlemesi konusunda karar vermesi bekleniyor.

PKK Tasfiyesi: Silah bırakma pratiklerinin genişletilmesi ve örgütün fiilen sona erdiği yönünde pratik teyitlerin yapılması.

Barışın Sosyal Boyutu: Diyarbakır annelerinin çocuklarına kavuşması için adımların atılması.

Bölgesel Adımlar: Suriye’de ülkenin birliği hedefine uygun olarak bütünleşme adımlarının daha güçlü şekilde atılması.

Hukuki Çerçeve: Komisyon tarafından geçiş süreci hukuku raporu ve demokrasiyi geliştirme perspektifi raporunun yazılması.

1928 KANUNU EMSAL TEŞKİL EDİYOR

Uçum, bugünkü sürece özgü hukuki bir düzenleme için Cumhuriyet tarihinden örnek göstererek “1928 yılında TBMM’nin tek, özel ve geçici bir kanuni düzenlemeyi ihtiyaç olarak tespit edip bu kanunu çıkarması, bugünkü geçiş süreci hukuku açısından en azından sürece özgü tek, özel ve geçici bir kanun yaklaşımına esin olacak özelliktedir” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Uçum (1239 Sayılı Kanun), “kanunun 1925 olaylarından sonra suç işleyen, ancak Cumhuriyet’e saygı gösteren ve faydalı olabilecek vatan evlatlarını bir müddet için takipten vareste bırakmayı” amaçladığını söyledi.

Uçum’un makalesinin tamamı şöyle

“Geçiş sürecinde öne çıkan beklentiler… Görüldüğü kadarıyla Terörsüz Türkiye’ye geçiş süreci, temel doğrultuda esasa münhasır bir sapma olmadan ilerliyor. Artık yeni adımların atılacağının beklendiği bir aşamaya geçtiğimiz anlaşılıyor.

Tartışılan ve gündeme getirilen hususlar dikkate alındığında geçiş sürecinin tamamlanmasına yönelik beklenen adımlar şöyle öngörülebilir:

– Türkiye Büyük Millet Meclisi Komisyonunun İmralı’yı dinlemesi konusunda bir karar vermesi.

– Diyarbakır annelerinin çocuklarına kavuşması için gerekli adımların atılması.

– Silah bırakma pratiklerinin genişletilerek ve geliştirilerek ilerletilmesi.

– Münfesih terör örgütüne yani terör örgütünün fiilen sona erdiği hususuna ve silah bırakma konusuna ilişkin pratik teyitlerin ve idari tespitlerin yapılması.

– Komisyon tarafından geçiş sürecine ilişkin hukuk raporunun yazılması.

– Komisyonun kendi belirleyeceği raporlama şekliyle demokrasiyi geliştirme perspektifini ortaya koyması.

– Suriye’de ülkenin birliği hedefine uygun olarak bütünleşme adımlarının daha güçlü şekilde atılması.

OLUMLUYA ODAKLANMAK

Ayrıca bunların dışında geçiş sürecine olumlu katkı yapacak çeşitli hukuki ve siyasi gelişmeler de olabilir. Tüm bunları hep birlikte yaşayıp göreceğiz. Tabii bu süreçte başından beri vurgulandığı gibi fikri ve fiili sabotajlara ilişkin teyakkuz halinde olmak son derece önemlidir.

Öte yandan Terörsüz Türkiye’ye geçişle ilgili bir yılı aşkın süredir çok önemli mesafeler alınmasına rağmen sürecin birikimini değersizleştiren yaklaşımlar görülüyor. Bunlara hiçbir surette prim vermemek gerekir.

Zaman yönetiminde farklı etkenlerle ortaya çıkan bazı uzamalar, asla geçiş sürecinin ilerlemediği ya da başarıya ulaşamayacağı şeklinde yorumlanamaz. Bunları istismar eden ve aslında niyetleri geçiş sürecini sabote etmek olan açık ve örtük tüm hasım çevreler ise her ortamda deşifre edilmelidir.

Geçiş döneminin bu yeni aşaması, umutların daha da arttığı ve iyimserliğin daha da güçlendiği bir pratik üretecektir. Emin olmamız gereken tek şey budur.

CUMHURİYET TARİHİMİZDEN BİR ÖRNEK: 1239 SAYILI KANUN

Olaylar, dönemlerin dinamikleri ve özellikleri tamamen farklı olsa da Cumhuriyet tarihimizde hayata geçirilmiş bir geçiş süreci kanunu dikkat çekiyor.

1925 yılında ve devamında devlete karşı gerçekleştirilen ve suç olan çeşitli vakalardan sonra TBMM’de “1239 sayılı Şark Mıntıkasında Muayyen Vilayet ve Kazalarda Ceraim Takibatı ile Cezalarının Tecili Hakkında Kanun” isimli bir düzenleme yapılmıştır. Kanun, 14 Mayıs 1928 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

Bu kanun, dönemsel hukuki ihtiyaçlar açısından Cumhuriyet tarihimizdeki ilk uygulamalardan biridir. Kanuna ilişkin Adalet Komisyonu tutanağında öncelikle bir af yapılmadığı vurgulanmıştır ancak mevcut mevzuattan beklenen gayeye ulaşılamadığı için özel bir düzenlemenin uygun görüldüğü belirtilmiştir. Buna göre hukuken kaçak olan, özel ve doğal olmayan hadiseler veya saiklerle doğru yoldan çıkmış ancak Cumhuriyet’e saygı gösteren ve memlekete faydalı olabilecek vatan evlatlarını bir müddet için takipten vareste bırakmak, kanunun amacı olarak ifade edilmiştir.

Altı maddeden ibaret bu kanunla hadiselere karışmış olanlar ile bu olayların başından 27 Kasım 1927 tarihine kadar geçen süre zarfında kanunda belirtilen il ve ilçelerde işlenen suç ve kabahatler dolayısıyla sanık veya mahkum olanlar hakkındaki soruşturmalar ve infazlar ertelenmiştir.

Ayrıca halihazırda hukuken kaçak olan ve kanunun yayımı tarihinden itibaren üç aylık süre içerisinde başvuran sanık ve mahkumların ertelemeden yararlanacakları düzenlenmiştir.

Erteleme kapsamındaki suçların tabi olduğu zaman aşımı süresinin yarısı kadar süre içerisinde suç ve kabahat işlemeyenlerin önceki suçlarının da işlenmemiş sayılacağı öngörülmüştür. Aksi durumda Türk Ceza Kanunu’nun cezaların içtimaı ve tekerrür hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir.

1928 yılında TBMM’nin tek, özel ve geçici bir kanuni düzenlemeyi ihtiyaç olarak tespit edip bu kanunu çıkarması, önemli bir hukuk politikası olarak Cumhuriyet tarihimizde yerini almıştır. Bu tecrübe, bugünkü geçiş süreci hukuku açısından en azından sürece özgü tek, özel ve geçici bir kanun yaklaşımına esin olacak özelliktedir.

SONUÇ

Elbette 1925’te yaşanan olaylar ile devamındaki koşullar, kendi bağlamı içinde değerlendirilir. Bugünkü şartlar ve dinamikler, tamamen farklı özelliklere sahiptir. Ayrıca tarihsel bir hukuki tecrübenin birebir bugüne örnek olması beklenemez. Bununla birlikte sadece Cumhuriyet tarihimizde geçiş süreci hukukuna ihtiyaç olan dönemlerin yaşandığını ve TBMM’nin bu ihtiyaçlara cevap verdiğini tespit etmek bakımından 1239 sayılı Kanun’a işaret etmek anlamlıdır.

TBMM’nin, Terörsüz Türkiye’ye geçiş sürecinin ihtiyacı olan kanunu bugünün koşullarına göre en işlevsel olacak şekilde düzenleyip yasalaştıracağı izahtan varestedir. TBMM’nin hem tarihinden gelen yüksek birikimi hem de bugünkü güçlü kapasitesi, tüm yetkilerini tereddütsüz kullanarak geçiş sürecinde ihtiyaç duyulan her türlü işi ve görevi eksiksiz yerine getirmeye fazlasıyla yeter.

Avukat Prof. Dr. Ersan Şen’den Uçum’un yazısına tepki geldi. Şen “1928 yılında çıkarılan 1239 sayılı Kanun; isyanın elebaşı ve uzantıları ile dolaylı veya dolaysız masaya oturularak çıkarılmadı, bunların kandırdığı vatandaşlar ile halkın ve ulus devletin gönül birliğinin tekrar kurulması için çıkarılan geçici bir kanundu.” ifadelerini kullandı.

Beştepe’den ‘süreç’ çıkışı! Adım adım neler yapılacağını anlattı: 1928’i işaret etti - Resim : 2

Gazeteci Mehmet Çek de “Uçum’un kaleme aldığı analizde sözünü ettiği 1239 sayılı Kanun” ifadeleriyle kanun metnini paylaştı. Çek “1925 yılında ve devamında devlete karşı gerçekleştirilen ve suç olan çeşitli vakalardan sonra TBMM’de “1239 sayılı Şark Mıntıkasında Muayyen Vilayet ve Kazalarda Ceraim Takibatı ile Cezalarının Tecili Hakkında Kanun” isimli bir düzenleme yapılmıştır. Kanun, 14 Mayıs 1928 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.” dedi ve belgeyi paylaştı. İşte PKK’lılar için çıkarılacak yasa…

Beştepe’den ‘süreç’ çıkışı! Adım adım neler yapılacağını anlattı: 1928’i işaret etti - Resim : 3
Sizler için yazıyoruz
    Bir Yorum Yazın

    Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

    Henüz yorum yapılmamış.