Türkiye genelinde 687 kilometre uzunluğundaki mevcut metro tünelleri, kriz anlarında yaklaşık 1 milyon 374 bin kişiye acil barınma imkanı sağlayabilecek kapasiteye sahip.

Özellikle İstanbul’da 500 kilometreyi aşan hatlar güçlü bir sığınak altyapısı oluşturuyor.
Bakan Uraloğlu, yeni metro hatlarının planlama aşamasından itibaren sığınak standartlarında projelendirileceğini, mevcut tünellerdeki eksikliklerin ise giderilerek aynı nitelikte düzenlemeler yapılacağını belirtti.
Demiryolu altyapısı lojistik taşımacılığın ötesinde hayati bir rol üstlenecek.
Çift hatlı tüneller sığınma, barınma ve tahliye amacıyla kullanılabilecek; faydalı genişliği 12,5 metre, yüksekliği 8 metre olan bu yapılar iki M60 tankının yan yana geçişine imkan tanıyor ve hatta bir F-16 uçağının sığabileceği kadar geniş hacme sahip.
Makas yapıları da acil tahliye koridoru olarak devreye girecek.

TÜRKSAT’ın Kahramankazan’daki Uydu Yer Sistemleri Yedeklik Merkezi, yedekli enerji ve iletim sistemleriyle afet, kriz veya kesinti durumlarında devlet yayınlarının kesintisiz sürdürülmesini güvence altına alıyor.
Normal koşullarda TRT kendi antenleriyle yayın yaparken, gerektiğinde akış karasal hat üzerinden TÜRKSAT’a devredilerek teleport ve uplink altyapısıyla uyduya iletim aralıksız devam ettiriliyor.
Gölbaşı Yerleşkesi’ne inşa edilecek yeni veri merkezi, savaş, deprem veya siber saldırı gibi olağanüstü senaryolarda Türkiye’nin dijital verileri için stratejik bir sığınak görevi üstlenecek.
e-Devlet başta olmak üzere dijital devlet hizmetleri yedekli altyapıyla kesintiye uğramadan sürdürülebilecek. Uraloğlu, bu yatırımların günlük ulaşım ve iletişimin yanı sıra ulusal güvenlik ile en zor koşullarda hayatta kalmayı da güçlendirdiğini vurguladı.