Kadınlarımızı reformlarla eşitledik

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, dün Ankara Hakimevi’nde düzenlenen Çocuk Görüşme Merkezleri Toplu Açılış Töreni’ne katıldı. AK Parti’nin hayata geçirilen reformlarla kadınları eşitlediğini söyleyen Bozdağ kamu hizmetine girme hakkının Anayasal güvence altında olmasına rağmen 2003 yılına kadar başörtülü kadınların çalışma haklarının gasp edildiğine dikkat çekti. Bozdağ, “Hani hukuk devletiydik? Hani insan hakları, hani kadın hakları, hani laik devlet? Hepsi ortadan kaybolmuş durumda. Haksızlık, zulüm iktidar olmuş durumdaydı. İşte bu haksızlığa da biz son verdik. Artık kadınlarımız arasında istihdam hakkından istifade etme konusunda kamuda ve özel sektörde ikisini de eşitleyen tarihi adım attık. Kadınlarımızı birbirine eşit hale getirdik. Yaşam tarzlarına göre kadınlarımızın arasına ayrımcılık konulmasına izin vermeyen reformlar attık” diye konuştu.

ATATÜRK’ÜN VERDİĞİ HAKKI GASP ETTİLER

Bozdağ, Atatürk’ün bütün Batı’dan önce verdiği seçme ve seçilme hakkını, maalesef daha sonraki dönemlerde başı örtülü kadınlar bakımından kullandırılmadığını belirterek “Atatürk’ün verdiği hakkı başkaları gasp etti. Atatürk’ün verdiği hakkın tam kullanılmasını Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın iradesiyle attığımız adımlar, yaptığımız reformlar gerçekleştirmiş oldu” dedi. Bozdağ, mevzuatta kadını aşağılayan kavram ve uygulamaların da tasfiye edildiğini bildirdi. Kamuoyunda “kravat indirimi” olarak bilinen takdiri indirim nedenlerine haksız uygulamalara yol açan yasal düzenlemeyi değiştirdiklerini hatırlatan Bozdağ, “boyun kırdı, güzel konuştu, tıraşı, kravatı iyi” diye indirim yapan ilkel anlayışı yasadan tasfiye ettiklerine dikkati çekti. Bozdağ, şöyle konuştu:

BAŞÖRTÜLÜ ADAY DA GÖSTERECEKLER

“Şimdi kalkmışlar, ‘kadın hakları için son seçim, son umut’ diyorlar. Bu seçimi de kadınlar üzerinden başka bir yere çekmek istiyorlar. Tayyip Erdoğan olmasaydı parlamentoda ne CHP ne de diğer partiler bu kadar vekil aday gösteremezlerdi. Şimdi başörtülü aday da gösterecekler. Nasıl ki domuz eti yemekle övünenleri dua ettirdiyse Tayyip Erdoğan, yine aynı şekilde bu konuda da onları daha iyisini yapmaya, takip etmeye mecbur etti.”