Seçim ikinci tura kalırsa dolar böyle olacak!

İslam Memiş’in tv100.com’daki “Seçim ikinci tura kalırsa ne olur, neler yapılmalı?” başlıklı yazısı

18 Mart’ta “Seçimi kazanan yeni kadroyla süreci başlatır. Millet İttifakı kazanırsa zaten yeni kadro ile göreve başlayacak. Cumhur İttifakı kazanırsa ekonomi yönetimi, finans kurum ve kuruluşlarda tam kadro değişikliğine gider. Yani, her iki sonuçta da Türkiye’de ekonomiyi yeni kadrolar yönetecek. Her iki sonuçta cumhurbaşkanlığı yardımcılığı artırılırken, yeni bakanlıklar kurulacak” yorumum vardı.

5 Nisan Çarşamba akşamı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel bir televizyon kanalında şöyle bir açıklama yaptı: “Önümüzdeki dönem ekonomi politikalarımızı daha da güçlendirmek için şimdiden ciddi hazırlıklar yürütüyoruz. Uzun zamandır ekonomi yönetimimizde yer alan Mehmet Şimşek kardeşimizin koordinasyonundaki bir ekip bu doğrultuda hazırlıklar yapıyor.”

Yani, seçim sonrası için yeni bir model ve ekibin haberi verilmiş oldu.

Ancak ekip değişti diye her şey güllük gülistanlık olmaz!

Önce seçim, sonra da yeni model sancısı var.

Depremin meydana gelmesi, gelecek sıkıntıları ekonomik olarak daha da artırdı.

Ondan sebep seçimlere kadar yine bizi zorlu bir sürecin beklediğini birkaç kez yazmıştım.

Depremin maliyeti hemen çözülecek bir sorun değil.

Ondan önce seçim belirsizliği gibi bir sorunumuz daha var.

Türkiye şu an seçime odaklanmış durumda.

Çeşitli nedenlerden dolayı seçim sonuçları geç açıklanabilir veya seçim ikinci tura kalabilir.

Böyle bir durum karşısında piyasalar ister istemez tepki verecektir.

Piyasalar, bu siyasi tablonun karşısında olumlu tepki vermez.

Borsada düşüşler, kur atakları ve belirsizlik sürpriz olmayacaktır.

Mutlaka kur ataklarına bir müdahale olur ancak döviz likiditesinin bitme ihtimali de var.

Seçim sonuçlarının geç açıklanması veya seçimin ikinci tura kalması gibi nedenlerden dolayı aradaki geçiş sürecini profesyonel bir şekilde yönetmek gerek.

Ondan sebep bu sürecin az hasarlı atlatılması ya da piyasalardaki oynaklığın azaltılması için tedbirlerin de önceden alınması gerekiyor.

Seçim öncesi bu ihtimallere karşı finans kurum ve kuruluşların nasıl hazırlık yaptığı bilgisi kamuoyuna açıklanmalı, güven verilmeli.

Muhalefet “Ortodoks” politikalara döneceğim derken, iktidar “Mehmet Şimşek” kozunu açıkladı.

Şu iki soru piyasalar için yine önemli:

1- Millet İttifakı kazanırsa KKM ne olacak?

2- Cumhur İttifakı kazanırsa FAİZ politikası ne olacak?

Belki seçimlere kadar bu soruların cevapları gelebilir.

Ama piyasaların önünü net bir şekilde görmesi için birçok sorunun daha da netleşmesi gerekiyor.

• Millet İttifakı IMF’ye gidecek mi?
• Kredi muslukları açılacak mı?
• Cumhur İttifakı faiz politikasında değişiklik yapacak mı?
• Enflasyon ile mücadele nasıl olacak?
• Kısıtlamalar ve polisiye önlemler olacak mı?

Bunun gibi cevabı belirsiz onlarca soru var…

Seçimleri kim kazanırsa kazansın Türkiye’nin yeni ekonomi hikâyelerine, zihniyet reformuna, güçlü iletişime ve kurum ve kuruluşların itibar iadesine ihtiyacı var.

Kişisel düşüncem seçimin ikinci tura kalmayacağı yönünde.

Ancak seçim yaklaştıkça piyasalardaki sancı artar.

Siz işinizi kış tutun, yaz çıkarsa bahtınıza…